Mert Atalay Hafta sonu düzenlenen Türkiye Dağ Bisikleti Şampiyonası, güzel anılarla geride kaldı. Türkiye Bisiklet Federasyonu, Sakarya Valiliği, Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Sakarya Gençlik ve Spor Hizmetleri İl Müdürlüğü’nün organize ettiği yarışa, iki gün boyunca Türkiye’nin dört bir köşesinden 300’den fazla sporcu katıldı ve Ayçiçeği Bisiklet Vadisi’nde pedalları zorladılar. En başta söylemek istiyorum; bu etkinliğe katılmayanlar çok fazla şey kaçırdı…
Yarış hakkında da bilgi vermek gerekirse; 3 Ağustos Cumartesi günü düzenlenen eleme yarışları çok sıcak ve yüksek nem altında gerçekleşti. Sporcular parkurdan ziyade hava koşullarında ziyadesiyle zorlandı.
4 Ağustos Pazar günü ise asıl beklenen yarışlar başlamıştı. Nefes kesen mücadelelerle zor parkurda yarışan sporcular, izleyenleri büyüledi. Her yaş grubunda kıyasıya mücadeleler yaşandı. Yarışlarda birinci olan sporcular uluslar arası yarışlarda şanlı bayrağımızı dalgalandıracaklar.
Yarış hakkında birçok teknik açıdan yaklaşım geliştirip yazmak olası. Ben daha çok etkinliğin sosyal ve bisiklet kültürüne katkısına değinmeye çalışacağım.
Bisikletin Şehri Sakarya
Sakarya, geçmişten bugüne her zaman bisiklet şehriydi. Nitekim ilin hemen her ilçesinde, Türkiye’nin birçok şehrine göre yoğun bisiklet kullanımı var. Yarışlar da bisikletli yaşamın sportif manada heyecanın doruğa taşındığı kıymetli etkinlikler.
Geçmişte şehrimizde ulusal ve uluslar arası birçok bisiklet organizasyonu düzenlendi. Sakarya, bu konuda hafıza ve tecrübeye sahip. 2020 Dünya Dağ Bisikleti Maraton Şampiyonası’nın da etkisiyle ve bisiklet yatırımlarıyla şehrimiz, yine geçmişteki gibi büyük etkinliklere ev sahipliği yapmaya başladı. Yıllar sonra Nisan ayında Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nun son etabı Sakarya’dan başladı. Artık her yıl artarak ulusal ve uluslar arası önemli birçok yarışa da ev sahipliği yapmaya devam ediyoruz. Kurumların bu noktada verdiği destekler çok önemli bir yer ediniyor. Bisiklet adına yapılan yatırımlar göz dolduruyor.
Sivil Toplumun Gücü
Şehirde bisikletlileri organize eden, bisikletlilerin hakları ve taleplerini resmi bir kanalda iletip çözümler arayan bisiklet sivil toplum kuruluşları da bisikletli yaşamda önemli bir yere sahip. Şehrimizin iki bisiklet derneği; Bisikletliler Derneği Sakarya Şubesi ile Sakarya Bisiklet ve Doğa Sporları Derneği, uzun yıllardır yarış organizasyonlarına büyük destek veriyor. Yine bu kapsamda hafta sonu düzenlenen Türkiye Bisiklet Şampiyonası’na da 35 kişilik bir ekiple destek verdi.
Ekip
35 kişilik ekiple parkurun güvenlik ve takibini, iletişim ve riskli noktaların bilgi akışını, sporcuların rahatça yarışabilmelerini sağlamaya çalıştık. İki derneğin katkılarıyla oluşan 35 kişilik ekibin sorumlusu olarak sıcak ve zor koşullar altında, dik yamaçlarda görev alıp sorumluluğunu yerine getiren tüm ekip üyelerine ve koordinasyondaki hassasiyetleri için Dernek Yönetimlerine teşekkür ederim. Şehrimize bu önemli yarışı kazandıran kurumlara da ayrıca teşekkürler. Biz üzerimize düşeni yapmaya gayret gösterdik. Etkinlikler açtık, bisikletlilerin Ayçiçeği Bisiklet Vadisi’ne gelmesi için çağrıda bulunduk.
Tribünlere katılım için bu yarışta şehir merkezinden ücretsiz otobüsler de servis yaptı. Haricinde bisikletliler de Vadi’ye akın akın geldi.
Parkur
Ayçiçeği Bisiklet Vadisi, eşsiz bir bisiklet
kampüsü. Temelinden bugünlerine kadar içinde bulunduğumuz kıymetli mekan,
yarışta da sporculardan büyük övgü topladı. Bu defa beni en çok mutlu eden
konulardan birisi de tribünler kadar parkurda da izleyicilerin her alana yayılarak
sporculara tezahüratla destek vermeleri, heyecanı bire bir katkı
sağlamalarıydı. Bazı noktalarda parkur içinde sorunlar yaşadık ama sporcuların
rahat bir yarış koşabilmeleri için elden gelen her şeyi sunduk. Sporcuların da
parkurdaki görevli ekiple ilgili yarış sonrası metihleri de ziyadesiyle mutlu
etti.
Gelecek
Yarışı izlemeye gelen en önemli kitle, çocuk yaştaki izleyicilerdi. Hem
tribünlerde hem de parkurda annesi – babasıyla birlikte sporcuların kıyasıya
rekabetini izleyen çocukların gözlerindeki o heyecan ve hevesi görmek, şehrin
bisiklet geleceği adına da umut verdi. Tüm bu süreç, hepsinde bir gaye, bir
örnek olarak tarihe not olsun.
Organizasyon
Her organizasyonda elbette eksikler olur.Kusursuz bir etkinlik neredeyse imkansızdır.Bu kusurlara takılıp kötü yönlerini ön plana çıkarmak yerine
yapıcı eleştiriler geliştirmek gerektiğini düşünüyorum.
Seyircilere bayrak, düdük ya da yarışlarda çalınan ziller verilseydi heyecan ve
görüntü başka bir boyut kazanabilirdi. Günün anlamını hatırlatacak minik
hediyelerle seyirci ve alandaki herkes, bir hatıra edinebilirdi. Sporcu ve
seyirci giriş alanlarının düzenlenmesi de gerekiyordu. Ayrıca sunumlar arasında
seyircilerin de dahil olabileceği etkinlikler bu tip yarışlarda interaktif
ortam sağlıyor. Sosyal medyada paylaşım ve etkileşimi arttırmak için de her
hangi bir duyuru olmadı. Bir etiket çalışması yapılabilirdi. Bike and Kids de
bu etkinliğe dahil edilseydi özellikle çocuklar için çok keyifli bir gün
olabilirdi. Ormanlık alandan da görüntü aktarılması, oradaki büyük çekişme ve
teknik inişlerin ekrana yansıtılması tribündeki seyircilere o heyecanı
aktarabilirdi. Bunlar ilk aklıma gelenlerden…
Tüm eksik ve fazlalıklarıyla Sakarya, unutulmaz bir yarışı ve harika iki günü
geride bıraktı. Dünden bugüne Türkiye’de bisiklet sporunun içinde bulunan
birçok kişiyi şehrimizde ağırlamak bir kıvanç kaynağı oldu.
dav
13- 15 Eylül 2019
Yarışmaya katılan, öncelikle Sakaryalı sporcular olmak üzere tüm sporcuları
tebrik ederim.
Şimdi önümüzde daha da önemli iki yarış var. Daha kapsamlı ve uluslar arası bu organizasyon
için hazırlıklar tüm hızıyla sürüyor.
13 – 15 Eylül’de Sakarya MTB CUP ve 2019 UCI MTB
Marathon Series’de görüşmek üzere!
