Mert Atalay Bazı günler özellikle akşam saatlerinde bisikletime atlar şehrin sokaklarında rotasızca pedal çeviririm.
Gözlemleyip aklıma not ettiğim yüzlerce detay ile şehrin sokakları arasında deyim yerindeyse vals yaparım. Bazen bir banka oturur, şehri, gelen geçeni izler kafamda öyküler yazarım.
Bazen bazı sokaklar geçmişe götürür. Sonuçta Adapazarı’nda doğup büyümüş hemen her çocuk gibi bisikletlerimizle şehrin her yerini pedallardık. Acıkınca evden bir salçalı ekmek alır akşam ezanı okununca annelerimizin camdan bize seslenmesiyle evlere dağılırdık.
Dün akşam da bisikletimi aldım şehri pedalladım. Çocukken mahallede bisiklet çetesi olup pedalladığımız cadde ve sokaklardan geçtikçe yüzümde tebessüm, aklımda ince bir sızı oldu. Depremden sonra bir daha hiçbir araya gelip bisiklet sürememiş o güzel arkadaşlıkları anımsadım.
Eski Atatürk Stadyumu’nun olduğu sokakları dolaştım. Şimdi o bölge farklı bir boyutta tabii. Açığa kaçak ya da sıradaki bir abiyle birlikte girip maçlarda sesimiz kısılana kadar bağırdığımız günleri hatırladım. Stad arazisi satıldı, millet sesini çıkardı, istemedi de bu hale geldi. Eh, açık da öyle. Bir şekilde hatırası kaldı Sakaryaspor’un bu şekilde. Kim düşünüp kalması için mücadele ettiyse sağ olsun. Açıkta biraz oturduktan sonra hemen arka taraftaki Çocuk Hakları Sokağı’na uğradım. Açılışı yapıldığı dönemde merak edip hızlıca bir geçmiştim. Biraz incelemek istedim. Uçtan uca bisikletimle gezdim.
Çocuklar için yapılmış birbirinden güzel ve eğlenceli alanları görünce mutlu oldum. Bir çocuk için keyifle zaman geçirip öğrenebileceği, başka bir dünya Çocuk Hakları Sokağı. Özellikle bu bölgede yaşayan çocuklar için şans gibi. Bisikletinle gel, top oyna, masa tenisi, satranç oyna. Her yaşa göre alanlar var. Yanında oyun parkı da var. Emek verenlere teşekkür etmek gerek. Bence bu şehirde yaşayan ya da Adapazarı’na gelen her ebeveyn, çocuğunu bu sokağa götürmeli diye düşündüm. Fotoğraf çektim, görüntü aldım ve oradan ayrıldım.
Cadde ve Bulvar taraflarında da dolaştım. Bazı arkadaşlarımın dükkanlarına uğrayıp bir selam verip devam ettim. Saate baktım, akşam 9’a yaklaşıyor. Sokaklar tenhalaşmaya başladı. Eh, eve gitme vakti geliyor malum yasaklar…
Oturup yazsak Adapazarı’nı anlatmakla bitmez. Her ilçemiz öyle ya… Esasında geçen yıl aklımda olan bir şey vardı ama pandemi başlayınca öylece kaldı. Her ilçeye bir program dahilinde bisikletimle gidip sokak sokak gezmek ve anlatmak istiyorum. Biraz daha sabır şu pandemi bir bitsin…
Önceki seneler gibi Sakarya’nın her köşesine gidemiyorsam, pandemi sebebiyle kısıtlanmış olsam da şehrin farklı noktalarını pedallamak keyif verdi. Nacizane önerim, siz de özellikle şu pandemi döneminde hareketliliği arttırmak için akşam saatlerinde şehri pedallayın, keyif alacaksınız.
Haftanın Sözü:
“Hayat on vitesli bisiklet gibi. Çoğumuzun hiç kullanmadığı vitesleri var.”
Charles M. Schulz
12.01.2020
t54.com.tr
