Mert Atalay Sakarya dışından gelen çoğu insana sorulan “Hangi Millettensin” sorusu çoğunu şaşırtır…
Nasıl hangi millettensin? Yani, Abhaz mısın, Çerkes misin, Arnavut, Boşnak, Bulgar Muhacırı… Kökenin nedir diye derine gidilince esasında çoğu kişinin iki kuşak öncesine hakim olmadığını, bilgi aktarılmadığını ya da merak etmediğini görebiliyoruz.
Osmanlı Devleti döneminde bu coğrafyada 72 farklı milletten insan yaşıyordu. Dilleri, etnik köken kültür, örf ve adetleri de rahatlıkla yaşanabiliyordu. Bugün Dünya, küresel bir köy haline geldi. Sinema, TV ve diğer tüm organlardan yoğun bir kültürel savaş yürütülüyor ve değerlerini kaybetmek, bu savaşı kaybetmek demek. Türkiye’nin öncesinde de kuruluşunda da ve bugününde de var olan farklı milletlerin cihana karşı verdiği savaş bugün aslında kültürel bir cephede sürüyor.
Bizi biz yapan kendi öz değerlerimiz hızla yozlaşmaya, yozlaştırılmaya devam ediyor. Türkçe’nin durumu, dile hakimiyetimiz, saygımız ortada. Diğer etnik dillerin çoğu kayboldu. Coğrafyamızı zenginleştiren birbirinden güzel ve farklı kültürel değerlerimiz günden güne eriyor. Özendirilen kültürlerin geçmişi yüz yıllık bile değilken asırlara dayanan örf, adet ve geleneklerimize sahip çıkamıyoruz…
Bu noktada sivil toplum kuruluşlarına çok büyük bir sorumluluk düşüyor. Kültürel zenginliklerimizi yaşatmak için çabalayan, etkinlikler düzenleyen, araştırmalar yapan sivil toplum kuruluşları, geçmişin değerlerini geleceğe taşıyan kilit bir öneme sahip.
Şehrimizde de kültürel çalışmalar yürüten etkin STK’lar mevcut. Şehrimiz, birçok millet, dil, kültürün paydaşı olduğu örnek bir coğrafya. Dün, Yunan İşgalini el ele, tüfek tüfeğe verip püskürtmüş ve Adapazarı’nı Adapazarı yapmış olan atalarımızın evlatları bugün yine komşu, akraba ve dost olarak yaşamaya devam ediyor. Her milletin kendine özgü değerleri, Sakarya’yı Sakarya yapıyor, ulus millet bilinciyle de taçlanıyor.
Sakarya’nın en önemli değerlerinden birisi de şüphesiz Kafkas Kültürü. Şehrimizde Kafkas Kültürünün nesilden nesile aktarılmasında kilit bir öneme sahip STK ise, Sakarya Kafkas Kültür Derneği. Kuruluşundan bu yana 50 yıldan fazla süreçte binlerce kişinin yoğun bir emeği söz konusu.
Bir Abhaz olarak (Kucipa) kendi kültürel değer ve geleneklerimizi yaşamaya ve toplumumuzda zenginlik olarak kalması adına naçizane gayret gösteriyorum. Öncelikle sülale ve ailemizden öğrendiklerimiz haricinde kendi kültürümüzün büyükleri başta olmak üzere tüm soydaşlarımız ile birbirimize katkı sunmaya ve bunu toplumsal hale getirmeye çabalıyoruz.
Bu kapsamda son olarak, Sakarya Kafkas Kültür Derneği’nin her yıl geleneksel olarak düzenlendiği Kültür Gecesi, 27 Nisan Cumartesi akşamı gerçekleşti. Bu yıl ben Nartıj ekibinde, kardeşim Serra’nın Nart ekibinde dans gösterisinde bulunduğu gecede, doksana yakın kişiden oluşan büyük bir ekip harikulade bir Kültür Gecesi sundu.
Mızıkalar, tiyatral sunular, Nart, Nartıj ve Narthuçı Dans Ekipleri unutulmaz gösterileri ile akıllardan uzun süre çıkmayacak bir akşam yaşattılar. Sakarya Üniversitesi Kongre Merkezi’ni hınca hınç olduran katılımcılar, iki buçuk saat süren sahne sonunda hala gösterinin devam etmesini bekliyordu.
Dile kolay, yıl boyu süren çalışmalarda haftada birkaç akşam Dernek Merkezinde bir araya gelip saatler süren provaların hepsi, kültürümüzün zenginliklerini kusursuz bir biçimde sunmak içindi. Elbette kusurlar var, kusursuz olması çok zor ama bir bütün olarak ele alındığında, mızıka dinletilerinden dans gösterilerine kadar izleyicilerin tepkileri muhteşemdi.
Farklı kültür, dil, coğrafya ve yaşantılara her daim ilgisi duyan biri olarak, bu gece sonunda şuna bir kez daha kanaat getirdim ki, kültürel yozlaşma savaşında kesinlikle kendi kültürümüze daha sıkı ellerle sarılmalı, değerlerimizi sarsılmayacak şekilde temellendirmeliyiz.
Aylar süren emek sonunda genç kardeşlerimizin, henüz çocuk yaştakilerin sahne öncesi ve sonrasında gözlerinde ve yüreklerindeki heyecan, aynı zamanda kendilerinden emin duruşları yoğun duygular yaşamama sebep oldu. Aklımdan çok düşünce geçti fakat kısaca dedim ki, bu kültür ordusu, şehrin, ülkenin temellerinden biridir. Yediden yetmişe aktarılan değerlerimizin özeti işte burada…
Mesleğim gereği yüzlerce etkinliğe ve organizasyona katıldım, izledim, düzenledim ama böylesine coşkulu ve yürekten bir ortama çok nadir rastladım. Bu unutulmaz geceyi yaşatan başta Sakarya Kafkas Kültür Derneği’ndeki saygı değer büyüklerim olmak üzere, eğitmenlerimiz, Nartıj ekibindeki kıymetli büyük ve arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Mızıkalar hiç susmasın…
Haftanın Sözü:
“Bir millet savaş alanlarında ne kadar zafer elde ederse etsin, o zaferin sürekli sonuçlar vermesi ancak kültür ordusu ile mümkündür.”
Mustafa Kemal Atatürk
